Bahri KILINÇEL bilgi@bahrikilincel.com
İspanya nasıl feth edildi



Tarık b. Ziyad emrindeki kuvvetlerin 92/711 yılında ilk kez karaya çıktıklarıdır. Kuzey Afrika Valisi Musa b. Nusayr, Emevi hanedanı Velid b. Abdulmelik ten izin alarak önce keşif için 710 yılında birlikler gönderir. Tarif bin Malik komutasında 4 gemiyle 500 atlıyı gönderdi. Tarif bugün kendi adını El Hazra (Port de Torifa) şehri yakınlarında bir noktada karaya çıktı ve ganimetlerle geridöndü. Bu olay yeni ve daha kapsamlı saldırılar için kapı aralamıştı. 2 Hicri 92 senesinde Recep ayının 5 inde miladi 711 yılında azatlısı Berberi asıllı Tanca Valisi Tarık b Ziyad komutasında 7000 kişiden oluşan daha sonra 5000 kişi daha katıldıkuvvetle bugün kendi adıyla anılan bölgeye ayakbastı. O tarihlerde İspanya da Vizigot Krallığı hüküm sürmekteydi. Vizigot Krallığında taht kavgaları, toplumsal çatışmalar ve Yahudilerin zorla Hıristiyanlaştırılması gibi problemler vardı. Kral Rodrigo komutasındaki Vizigot ordusunu 3 7 gün süren zorlu bir savaş sonrasında mağlub ettiler. Böylelikle önlerindeki ciddi engel kalkmış oldu. Artık şehirler bir bir ele geçirilmeğe başlandı. Vizigotların başkenti Toledo (Tuleytula) fethedildi. Bu arada Vizigotların idaresinden memnun olmayan bazı şehirler savaş yapmadan kalelerini teslim ettiler. 712 yılında fetihlerin tamamlanması amacıyla Endülüse kişilik bir ordu daha gönderildi. Bir rivayete göre bu ordu Pirenelri aşarak Kadis savaşıyla bütün İspanya Frank/Fransız topraklarına kadar girdiler. kapıları Müslümanlara açılıyor. Araplar ve Fransızlar arasındaki ilk askeri Savaştan sonra iki yıl içinde karşılaşma Perpinyun un kuzeyinde bulunan Müslümanlar Pirene dağlarını aşarak Erbune de gerçekleşti. Musa bin Numeyr Fransa ve Fransa nın içlerine kadar uzanıyorlar. Eğer 732 yılında Abdurrahman Gafiki, Roma topraklarını ele geçiçirip Konstantiniye ve Şam a ulaşma hedefi vardı. 4 Puatye de Şarl Martel ile yaptığı savaşta ölmeseydi Müslüman orduları 714 yılında Musa b. Numeyr Velid b. Fransa yı aynen İspanya gibi bütünüyle Abdulmelik in emriyle Endülüs ün idaresini oğlu fethederek Almanya üzerinden Abdulazize bırakarak yanına Tarık b. Ziyad ı alarak İstanbul a kolaylıkla yürüyebilirdi. Emevi Halifesi Velid bin Abdulmelik (705715)’in Kuzey ve Batı Afrika’ya görevlendirdiği Vali ve Komutan Musa bin Nusayr’ın azatlı kölesi iken civanmertliği sayesinde, İspanya’yı fethe memur edilmiş Tarık bin Ziyad, emrindeki 4 gemi ve 7000 kişilik mücahidle boğazı geçerek İspanya topraklarına ulaşırlar. Günler önce İspanyaya giden 400 kişilik öncü keşif birliği burasıyla ilgili bilgi ve ganimetlerle geri dönmüştü, Tarık bin Ziyad’ın Resulullah efendimizi rüyasında gördüğü ve ‘Ey Tarık yoluna devam et’ buyurduğu söylenir. 711 Yılı Ramazan’ında karaya çıktıklarında, başka bir toprak, başka bir memleket, başka bir ırk ve başka bir dine mensup olanlarla muhatap olacak, kendisini nelerin beklediğinin belirsizliğini yaşayacaktır. Fakat bu büyük komutan için artık geriye bakmak yerine üzerine bastığı toprakları İslam toprağına çevirmekten ve ilerleyebildiği kadar ilerlemekten başka gayesi yoktur. Gemilerini yaktıktan sonra ordusuna şöyle seslenir: "Önünüzde deniz gibi bir düşman, arkanızda da düşman gibi bir deniz var. Ya şerefinizle düşmana saldırır ve erkekçe ölür ya da kadın gibi kaçıp denizde boğulursunuz!.. " Bu hitabı yaparken 30 bin kişilik Vizigot ordusunun üzerlerine yürümekte olduğu haberini çoktan almıştır. Artık geri dönüş yok. Geride bıraktığı eşleri, çocukları, evi, barkı, bağı bahçesi, vatanı ne varsa hepsi gemilerle beraber yanmış, dumanları göğe savrulmuştur. İla’yı Kelimetullah adına, Avrupaya nizam vermekten başka gaye yoktur önlerinde. Adları unutulup, bozguna uğrayıp, bir daha hiçbir müslümanın yeltenemiyeceği bir akıbete de uğrayabilirlerdi. Ya şehadet, ya zafer, başka yol yoktu. Bu azim ve kararlılıkla savaş için hazırlıklar başlar. Ramazanın son günleri olan bir zaman diliminde İslam Ordusu 8 gün süren bir savaş ve ilerleme sonucunda Vizigot ordusuna ağır kayıplar verdirerek ve Vizigot kralını öldürerek büyük bir galibiyet elde ederler. Savaş esnasında 5000 kişilik bir İslam ordusu takviyesi gelmiştir. Fethin ve Ramazan’ın bayramını aynı günlerde kutlarlar. Bu ilerleyiş Vizigotların başkenti Toledo’ya kadar devam eder. Bölgede egemenlik tamamen tesis edilince Vali ataması yapılır ve yeni göçlerle Müslüman nüfus takviye edilir. 714 yılına kadar burada kalan Endülüs Fatihi Tarık bin Ziyad, Emevi merkezi Şam yönetimi tarafından merkeze çağrılır ve vefatına kadar sessiz bir çınar gibi ömrünü Şam’da tamamlar. Dokuz sene İçinde İslam Orduları İspanya’nın tamamını fethederek Paris’in güneyine kadar ilerlerler. Yüzyıllar boyunca Hristiyan Krallıklar İspanya’nın kuzey kesiminde yaşamak durumunda kalırlar. Müslümanlar Endülüs’te bulundukları 800 yıl boyunca bu bölgeye sıkışmak durumunda kalsalar da, bilgi ve ilim olarak tüm Avrupa’yı tesiri altına almıştır. 13. Yüzyıl çağı Avrupa için aydınlanma çağı olmuştur, Müslümanların katkılarıyla. İstanbul’u fethettikten sonra Viyana kapılarına dayanan hilal’in bir ucu, Endülüs’ten Avrupa içlerine giren diğer ucuyla birleşmiş olsaydı, Avrupa farklı bir Avrupa olabilirdi. 750 senesinde Emevî hanedanı yıkıldı ve İslâm devletinin idâresi Abbasîler'e geçti. Şam'dan kaçabilen az sayıdaki Emevî hanedanı mensubundan biri olan Abdurrahman bin Muaviye, 756 senesinde İber yarımadasında Endülüs Emevî Devletini kurdu. Doğu’da Abbasi Devleti, Batı’da Emevi Devleti, İslam dünyasının iki paralel İslam Devleti olarak aynı zaman dilimini paylaşmış oluyorlar. Endülüs'ün en parlak dönemi de bu devirde yaşandı. 1031 senesinde, Endülüs Emevî Devleti parçalandı ve Beylikler dönemi başladı. 1090 senesinde ülkenin idâresi Murâbıtlar hanedanına, 1147 senesinde ise Muvahhidler hanedanına geçti. 1231 senesine kadar Hristiyan saldırıları karşısında yenilgiye uğrayan Müslümanlar, çok sayıda şehri kaybettiler. Gırnata ve çevresindeki birkaç şehirden başka diğer topraklar kaybedilince 1231 senesinde Gırnata Sultanlığı kuruldu.

Hit: 1177 Kayıt Tarihi: 13.11.2018