Bahri KILINÇEL bilgi@bahrikilincel.com
İSLAMCI CAMİANIN DAYANILMAZ HAFİFLİĞİ



FİLİSTİN SORUNUNDA TÜRKİYEDEKİ  İSLAMCI CAMİANIN DAYANILMAZ  HAFİFLİĞİ   VE  HAMAS (4)

1970’li yıllar, Türkiye’nin en çalkantılı dönemlerinden biri olarak tarihe geçti. Bu dönemden akılda kalan 12 Mart 1971 askerî muhtırası, banka soygunları, devrimci sol ile ülkücü militanların silahlı çatışmaları, her iki taraftan gençlerin ölümleri, gencecik insanların idam edilmeleri, bir halk devrimi gerçekleştirmeyi hayal eden devrimci sol militanların devrim pratiğini öğrenmek için gizlice Suriye’deki Filistin kamplarına gitmeleri, Türkiye’ye geri dönüp şehir ve kır gerillalığına soyunmaları  bu  günlerde  hepimizin  billmesi gereken gerçeklerdir.

Türkiyede  İslamcı  kesim  ABD ye  biat  ederek, 6. Filoya  karşı namaza  durduğu  bir  ortamda İsrail Başkonsolosu Efraim Elrom’un 17 Mayıs 1971 Pazartesi günü THKP-C lideri Mahir Çayan ve arkadaşları tarafından kaçırıldı. Dönemin  sosyalist  öğrencileri  Dünyanın neresinde  emperyalist işgal, baskı, zulüm, sömürü  varsa  oraya gitmeye hazırdılar. Suriye  üzerinden Ürdün’de  bulunan kamplara  gidilecek  hem eğitim görülecek hem de  mücadeleye  destek olacaklardı.

1960 sonrası Türkiye’den Filistin’e ilk kez Gaziantepli Abdülkadir Yaşargün ile hemşerisi Mustafa Çelik isimli gençler, 1 Ekim 1968 tarihinde gittiler.  Filistin halk kurtuluş cephesi  gençlerle  diyalog  kurmuştu.

4 Ekim 1969'da Filistin Kurtuluş Örgütü'nün El Fetih kamplarına gitmeye  karar  verenler  Deniz gezmiş, Yusuf aslan, Cihan Alptekin, Ömer Erim Süerkan, Kıbrıslı Fadıl Hasan , Suriye uyruklu Süleyman,Monşer takma adlı öğrenci, Kuydul Turan, Hasan Yusuf Küpeli , Selahattin Okur gittiler.

10 Ekim 1969 Cuma günü, otobüsle Ankara'dan Gaziantep'e gitti. Burada diğer arkadaşlarıyla bir araya gelen Hüseyin İnan, Abdülkadir Yaşargün, Yusuf Tunbay Aslan, Celal Özcan, Ahmet Tuncer Sümer, Mustafa Yalçıner, Alpaslan Özdoğan, Halil Çelimli, İbrahim Seven, Fevzi Yaşar, Cemal Bağcı, Recep Alpay ve Ercan Kanar suriyeye  geçtiler.

Suruç ve Halfeti ilçelerinin sınırlarından kaçakçılık yapanların kafileleri ile geçirilenler  ise  Atıl Ant, Şahin Alpay, Cengiz Çandar, Müfit Özdeş, Kerim Öztürk , Ayhan Özer, Ali Mercan, Abdülahat Muhittin, Cem Somel, Ali Turan,  İsmet Tufan Yazıcı, Sabetay Varol, Fuat Karasu, Mümtaz Çeltik, İrfan Çelik, Muzaffer Oruçoğlu, Hasan Sakarya   gitmişlerdir.

Yusuf Aslan, 'El-Fetih'e Ne İçin Gittim' başlıklı yazısında Filistin'de gerilla eğitimi alma amacını açıklaken şunları söylüyordu:  “Bugün Ortadoğu'da İsrail'e karşı Arap halkları anti-emperyalist bir savaş yürütmektedir. Emperyalizme karşı yürütülen savaş, bütün dünya halklarının ortak savaşıdır. Vietnam'da, Ortadoğu'da, Latin Amerika'da emperyalizme karşı sıkılan her kurşun, aynı zamanda Türkiye halkının kurtuluşu için sıkılmaktadır”

HÜSEYİN İNAN ise “Biz, dünya halklarının baş belası emperyalizme karşı çarpışan Ortadoğu halklarının, haklı mücadelesini desteklemek için Filistin'e gittik. Amacımız bir taraftan Arap halklarının kurtuluşunu desteklemek, diğer taraftan Türkiyeli devrimciler olarak bize düşen görevlerin bir kısmını yerine getirmekti” görüşünü dile getirmişti. Sabetay Varol'un Yahudi olduğu Filistinlilerden gizlendi.

Lübnan'da Nahr el Bared kampında kalan Bora Sabri Gözen, Kerim Öztürk, Cafer Topçu, Ahmet Özdemir, Yücel Özbek, Ali Kiraz, Şükrü Öktü ve Gürol İlban , 21 Şubat 1973 Çarşamba günü, İsrail Deniz Kuvvetleri tarafından düzenlenen baskınla öldürüldü. "Cin Ali" lakaplı Ali Ergün ile Faik Bulut , kurtuldular. Bu baskının, "Elrom olayına misilleme olduğu" iddia edildi. İsrail askerleri tarafından bu baskınlar daha sonra da yapıldı. Bu baskınlar sırasında kamplarda bulunan birçok Türk hayatını kaybetti, birçoğu esir alınarak İsrail hapishanelerinde yıllarca yattı. İsrail'in Filistin kamplarına yaptığı baskınlardan en büyüğü 1982 yılında olmuştu. Bu kamp baskını sırasında Mustafa Çetiner ve İmam Ateş öldü.

İsrail'in Lübnan'a 1986 yılında yaptığı başka bir saldırıda da Cevat Sait Çelen, yaşamını yitirdi. Filistin'deki kampların büyük çoğunluğu kapatıldı. Orada bulunan Türklerin bir kısmı ya orada kaldı, ya Avrupa'ya gitti, ya da Türkiye'ye geri dönmek zorunda kaldı.  BAHRİ  KILINÇEL



Hit: 126 Kayıt Tarihi: 05.04.2024